EKMEK BULAMIYORLARSA ...
Allah, başımızdan eksik etmesin. Çok sayın Sultanımız, efendimiz, yüce hünkarımız, imparatorumuz, "bir trilyon bilen"imiz, muhteşem adam'ımız ... vs, vs ...
... geçtiğimiz günlerde "enflasyondan doğan maaş farklarımızı" ödedi.
Vayyy babam be. Ye, ye bitmez.
Yemeye fırsat bulamadık. Sükut u hayale uğradık.
Elektriğe zam, toplu taşımaya zam, sigaraya zam ...
Eyyy yüce şefim. Eyyy ulu Manitu. El insaf ... diyecek olduk, Bursa'da konuştu.
"Mehmetçiklerimiz, sınırlarda teröristlerle savaşıyor. Bu silahların, cephanenin parası neyle ödeniyor sanıyorsunuz..?"
Eh. Bu durumda, akan sular durur tabi.
Mesela, aklımdan "15 Temmuz'u neden dini bayram ilan etmezler ki" diye birşey geçmişti ama ...
"Dini bayramlar, emekliye ikramiye günü"
Mehmetçiklerimizden söz edip bizi üzmeseydi de "Yahu ben, sigara içip, sağlığınıza zarar vermeyin diye zam yaptım ..." deseydi, elbette daha isabetli olurdu ama, neyse.
Elektrik, akaryakıt ... zammı için pek bir şey düşünememiş olmalılar ki, şimdilik suskunlar.
Saygıdeğer beyler bana yine kızacaklar ama inansınlar ki, "toplumu isyana teşvik etmek" gibi bir beklentim / amacım yok.
İçinde "silah" kelimesi geçmeyen bir metin yüzünden "toplumu silahlı isyana teşvik etmek" suçundan "ağır ceza mahkemesinde" yargılanan ben, bir kez daha bu ahmaklığı yapar mıyım dersiniz ? Tövbe, bin kere tövbe.
Bilir misiniz, zamanın İsveç Başbakanı olan zat, işine "bisikletle" gidip geliyordu.
Bir toplumun ( sadece 1/3 inin ) 1 hafta boyunca bisikletle ya da ulaşım araçlarıyla işe gidip gelmesi, neleri değiştirir,
Evlerinizde, iş yerlerinizde vs ...
... gerekmedikçe elektrik kullanmamanız ( 1 ay boyunca ) neleri değiştirir,
1 hafta alkollü içeceklere ara vermeniz, paket sigara yerine sarma tütün kullanmanız, neleri değiştirir biliyor musunuz ?
50 milyon dolar gelecek diye "Tank palet fabrikasını satmak" yerine, yeni "saraylardan" vazgeçmek, fazla gelen uçaklardan birini satmak ...
... Vekil maaşlarını "en yüksek devlet memuru maaşı düzeyine" çekmek,
Yiyecek - içecek - çiçek - çelenk ... paralarını ödemekle mükellef belediyelere, bir de "bankamatik memurlarının sorumluluğunu" yüklememek ...
Neleri değiştirir, biliyor musunuz ?
Gerçi, Fransa Kraliçesi Marie Antoinette söylemişti.
1789 yılı idi. Şimdilerde hayal meyal anımsıyorum ama ...
"Ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler"
Marie Antoinette, Fransız halkının saraydan farksız bir yaşam sürdüğünü sanmakta haksız sayılmazdı. Zira, o'nun saray çevresinden başka bir dünyası olmadığı bilinir.
Konuşturmayın beni kardeşim.
Yorumlar -
Yorum Yaz