SAN’ATÇI İLE UĞRAŞMAK.
SAN’ATÇI İLE UĞRAŞMAK.Hangi yıldı, anımsamıyorum. Makedonyalı Büyük İskender telefonla aradı. “ Necmi ... dedi. Hindistan dönüşü Sapanca’da tatil yapmak istiyorum. Bana, her şey dahil bir otel ayarlar mısın ? “
“ Tamam ama, fillerle ve orduyla gelme ... “ dedim.
“ Olur mu canım ... dedi. En fazla 400 koruma getireceğim. “
İlk birkaç gün sorunsuz geçti. Sonra ...
“ Adını dağlara yazdım “ çalmadı diye.
O gece otelden atıldılar tabi. Ertesi gün sahneye “ PİANİSTİ VURMAK YASAKTIR “ yazan bir tabela astılar.
Tarihte ilk pianist katliamı, o yıl yaşandı işte.
Sonraki yıllarda ABD’liler tarafından işlenen soykırımlar her ne kadar “ bir kısım medyada “ yer alsa da pianist soykırımları, es geçilmiştir.
Örneğin; bir barın önündeki afişte “ Bu geceki pianistimiz 3786’ncı Maykıl’ın harika müziği eşliğinde viskinizi yudumlayın “ yazmaktadır.
O geceye bir önceki pianist 3785’nci Maykıl’ı anma töreninin de dahil olduğunu söylememe bilmem, gerek var mı ?
Bilir misiniz ? Napoleon ile ünlü besteci Beethoven ( bir zamanlar ) birbirlerine hayrandı.
Beethoven’in Napoleon’un kahramanlıkları üzerine yaptığı besteler kitleler üzerinde etki yapmıştı.
Ne zaman ki Napoleon Avusturya’yı işgal etti, işte o zaman Beethoven de çark etti. Napoleon’u yerden yere vuran besteler yapmaya başladı.
Napoleon, kendisine bunun nedenini sorunca ;
“ Sen, benim ülkemi işgal ettin. Benim için ülkem, Tanrı kadar kutsaldır. Senin değerin ne ki ... “ demiştir.
Biz san’atçılar, sadece notalarımıza güveniriz.
Piano tuşlarımıza, arşelerimize, bagetlerimize ...
Kimsenin kafasını yarmadık şimdiye dek.
Oysa ( bu günlerde ) birileri, bizleri incitiyor.
Genç pianist Dengin Ceyhan’ın bileklerine kelepçe vurulması gibi ...
Genç orkestra şefi İbrahim Yazıcı’nın işine son verilmesi, konser ilanından adının çıkarılması ... gibi.
Müziğiyle ülkemizin adını dünya çapında duyuran değerli pianist ve besteci Fazıl Say’ın, ( ne yazık ki ) ülkemizde yerden yere vurulması ... gibi.
Bizim, piano tuşlarımız, müziğimiz var.
Hani, bir zamanlar kelle koparan İskender nerede ? Adını duyuyor musunuz ?
Birilerine haddini bildiren genç pianist kızımız Nazlı Işılak gibi.
Yorumlar -
Yorum Yaz