HELAL OLSUN... LUK.

Adamın biri, bahçesine havuz yaptırır.
İçine 3 - 5 tane bozuk para atar.
Duyan, koşar.
Dilek havuzu.
Millet, havuza bozuk para atar, içinden dilek tutar.
"Dayı bak, paraya ihtiyacım var. Yap bir kıyak. Yoksa durum, vahim."
Aylarca, yıllarca bu durum sürer, gider.
Havuz sahibi ellerini ovuştururken havuz, "Ulan, bu insanoğlu neler yapıyor böyle..." diye içinden geçirir.

Muhterem sultanımız, efendimiz, hünkarımız, dünyalar liderimiz, vs, vs... her seçimde yüzde 97 oy aldığı Adıyama'a gitmiş.
"Kusura bakmayın" demiş, "Geç kaldık, sizlere zamanında yetişemedik. Helallik istemeye geldim"
Kimsecikler de sormamış; "Yahu. Daha dün alayımıza namussuz, adi, şerefsiz... diyen, sen değil misin ? Hangi yüzle geldin ?"
Sormazlar tabi. Müslüman adam da hata yapar, hakaret - küfür eder.

Yüce sultan bu. Helalliği bedava alacak değil ya.
Ulufe dağıtmış.
Adam başı 200 liracık değil tabi.
Allah korusun, hazine batar.
Daha küçücük.
20 TL, 50 TL gibi.
Bir yandan da içinden dilek tutmuş.
"Dayı bak. Oya ihtiyacım var. Yap bir kıyak. Yoksa durum, vahim."

Bu durum, aylarca - yıllarca sürüp, gitmez. Çünkü, yakında seçim var.

Havuzun sahibi, her gece havuzdaki bozuk paraları toplatıp, bir kaç yıl sonra köşe olur. Hatta, müteahhit bile olur.
Dilek sahipleri ise, bıkmadan, usanmadan her gün para atmayı sürdürür, ikide bir havuza sitem ederler.
"Ulan kahpe havuz. Neyimiz var, neyimiz yoksa verdik. Hani kıyak yapacaktın ?"

Sultanımız, efendimizin daha 3 ayı var. Ama, seçim sonrası içinden neler geçireceği hakkında size tüyo vereyim mi ?
"Ulan, boynu altında kalasılar. Hani oy verecektiniz ? Yine aldatıldık."

NTS. 28.2.2023. SALI.